Dün öğle
yemeğinde The House Cafe de bir arkadaşımla buluştum. Onun için öğle yemeği,
benim için kahvaltıydı. Evden alelacele çıkınca, hiçbir şey yiyemeden gittim ve
haliyle menüde ki kahvaltılıklara baktım. Birden gözüme ilişen ve bana göz
kırpan yiyecek gözleme oldu.
Sipariş verdik, geldi. Çok da güzel olmuş ama
neeerdeee tatile giderken, yollarda tabelasını görerek durduğunuz gözlemeciler,
nerede bunlar.
Benim için
yaz demek, tatil demek, bir anlamda da yollarda gözlemecilerde durup gözleme
yiyerek yayık ayran içmek demek. Bunu yapmasam, tatil yarım kalır sanki. Hani
yaklaşık bir saat falan kalmıştır gideceğiniz yere, patır patır gözlemeciler
çıkmaya başlar karşınıza. Arkadaş grubunuzla gidiyorsanız, içlerinden birisinin
bildiği yol üstünde, çok güzel bir gözlemeci kesin vardır. Evet, o her şeyi
bilen arkadaşınız. Neyse gittiniz, bir yerde durdunuz. Herkes ne söyleyeceğini
önceden bilir, çünkü herkesin bir gözleme yiyişi vardır. Ben şahsen ıspanaklı
peynirli tercih ederim. Bizim sim bayılır patateslisine. Karakter testi yapsan
gözleme sevme üzerinden kesin tutar. Bak ben bununla ilgili bir yazı
yazabilirim daha sonra. Gerçi son zamanlarda nutellalı, pudingli, reçelli
gözleme de çıkardılar ama, ben her zaman yöresel lezzetlerden yanayım. Karakter
testi yapsam, bunları yiyenlerden direk uzak durun derdim. Ağzının tadını
bilmez.
Hamur işlerinin
prensesidir bence gözleme. Kulak memesi kıvamında ki hamurun incecik
açılmasıyla, bir prensesin zerafetinden izler taşır. Aynı zamanda her öğün
yenebilir. Sabah kahvaltısı, öğle yemeği, akşam yemeği. Hiç fark etmez, her
seferinde lezzetiyle midenize bayram ettirir. Yaz geldi, bol bol yersiniz. Ben
gözlemeye girişi yaptım. Afiyet olsun.
PS: Canınız
istedi şimdi biliyorum, ben o yüzden yedikten sonra yazdım : )))
Ispanaklıyı tek geçerim.. Nedir karakter mevzumun sonucu?
YanıtlaSilboğa burcusun :))
YanıtlaSil