Dört dörtlük
rüya gibi bir mekandaydım dün akşam. Cahide Harikalar Diyarı. Nasıl isim
demeyin, aynen ismi gibi harikalar diyarı. Girişte dev bir mantar ve salıncak
var, içeriye girdiğiniz anda da masalın tam ortasına düşüyorsunuz.
Biz biraz
erken gitmiştik. İyi ki de erken gitmişiz. Doya doya her yeri inceleme fırsatım
oldu. İzzet Çapa daha ne yapabilirdi gerçekten bilemiyorum. İnanılmaz bir
dekor, şahane bir atmosfer vardı. Barın üzerinde asılı duran şekerlemeler, dj
kabininin tepesindeki ayna, oyuncaklarla süslü avize, boyut boyut, çeşit çeşit
kocaman aynalar, duvarlardaki bacak mankenler… bu böyle gidiyor say say bitmez.
Personel ve animatörler 100 üzerinden 1500 puanı falan hak ediyorlar. Showları,
kostümleri, performansları, birbirleriyle olan uyumları harikaydı.
Bizim gitme
sebebimiz Selami Şahindi ama sahne almadan önce animatörlerden birisi şarkı
söyledi, ikinci şarkıda bir baktım elinde tepsi rakı dağıtan garson, mikrofonu
kapmış ona eşlik ediyor. Beraber harika bir düet yaptılar. Ne cevherler var
dedim. İki üç show sonrasında Selami Şahin sahnedeydi. Yıllar önce Denizli de
Baron’un açılışında izlemiştim. Belki bir on yıl olmuştur. O kadar eski ama hiç
değişmemiş, sahnesi hala yıkılan cinsten. Yine kalbi sızlatan parçalarıyla beni
benden aldı.
Bu kadarla
kalmadı tabi ki. Soner Sarıkabadayı ve Betül Demir de oradaydı. Onlar da
sahneye çıkıp bir iki parça söylediler. iki akşamdır şansıma, olaylar nar misali gerçekleşiyor. ilhan Şeşen'e gittim bir sürü insan sahneye çıktı. Cahide de yine aynı şekilde Selami Şahin diyerek gittim, iki kişiyi daha sahnede gördüm. Bu arada celebrity birkaç kişi de oradaydı.
Hatta birisi çok ünlü bir gay ama oradan bir kızın elini tutarak çıkması, ben de
“reklam olsun diye mi gayim diyor acaba bu” dedirtti.
Durumu
özetlersem Cahide Harikalar Diyarı’nda bir masalın içinde gibi hissettim
kendimi. Etrafta çan çalan tavşandan tutun da, iskambil kağıtlarına, kurbağaya,
Alice’in merdivenine kadar her şey mevcuttu. Masalın içinde dans etmek,
büyülenmek, kaybolmak isterseniz, kesinlikle gidin. Eşi benzeri olmayan bir
yer. Ben hala masalda, dev mantarın altında bunları yazıyormuşum, önümden
çanını çala çala tavşan geçiyormuş gibi hissediyorum. Ya da delirdim.
sevgili seçil,
YanıtlaSilhenüz yazamadım ama, ben de oradaydım dün gece!
gelinlerden birinin arkadaşıydım hatta;)
ilk gidişimdi benim ve çok çok etkilendim!
aaaa, kına harikaydı :)
YanıtlaSil